Xızır orucu Şubat ayının 10, 11, 12. günleri tutulacak. geleneğimizde tuttuğumuz üç günlük orucun üçüncü günü Perşembe’ye denk gelmesi gerekir. İlk günlerinde üç günlük süre ile Xızır Orucu tutulur. İki gün de Xızır’ı karşılama orucu tutulur. Xızır, kendisi için oruç tutulan tek kutsal kişiliktir. Orucun sonunda buğday kavrularak el değirmeninde (Dıstar) çekilmesiyle (öğütülmesiyle) elde edilen ka…vut, sıcak şeker ile yoğrularak “kavut topu” yapılır ve tüm köylünün ortaklaşa yaptığı bu helva yine tüm köylüye herkesin ihtiyacına göre dağıtılır. Bu kavut olayının hazırlanması esnasında;
A) Xızır’ın son gününde buğday, ekmek sacının üstünde ateşte kavrulur. Ondan sonra El değirmeniyle (Dıstarla, iki taş üst üstedir) öğütülür. Kavut işi bittikten sonra, bu esnada genç kızlar için dıstar boş dönderilir. Bu dıstar boş halde (el değirmeninin boğazına buğday katmadan) hızlı bir şekilde dönderilerek boşa salınır. Bir müddet kendiliğinden boş dönen el değirmeni durur. El değirmeninin kolu hangi yönde durursa, genç kız o taraftan (doğu-batı-kuzey-güney) biriyle evlenir anlamındadır.
Bilhassa bu kavut işi genellikle Perşembe gününe denk getirilir. Yani bu, orucun üçüncü gününe denk gelir. Bundan dolayı akşamdan kavut büyük bir leğene konur. Yalnız leğen en yüksek bir yüklük üzerine bırakılıp etrafına mumlar yakılır. O gece Xızır’ın bir işaretinin olup olmadığına dair beklemeye koyulur. Ertesi gün sözü geçen kavut yağdan pişirilerek komşulara dağıtılıp sofralar kurulur.B) Bu üçgünlük oruç içerisinde akşamları bekâr genç kız ve erkekler, bu orucu daha gayretli tutarlar. Perşembe gecesi, kurbanın tuzlu etini yiyip su içmeden yatarlar. Rivayete göre o gece rüyada kimin elinde ya da nerde su içilirse onunla evlenileceğine inanılır. Tabii ki bunun tabirleri farklı farklıdır. Bu, ya bir genç kız, bir genç oğlana eliyle su verir, ya oğlan kıza su verir veya bir köye ait çeşme’den su içebilir veyahut da bir kaynaktan, bir pınardan su içebilir. Köyümüzde böyle bir inanç biçimi de hakimdir. C) Hızır ayı başlamadan en az bir ay önce herkes en iyi koçlarından birini “Xızır Kurbanı” olarak ayırır ve genellikle merek ya da samanlıklarda doğal besiye çeker. Fiğ, arpa, palamutla besler, sık sık koçun yüzünü ve ayaklarını yıkarlar. Kurbanlık hayvan asla dövülmez, Kurban olarak kesildiği zaman da, gözleri kapatılır, koçun alnı öpülür, Gülbenk okunduktan sonra yatırılarak en seri bir şekilde “bismişah ya Hızır” denilerek kesilir. Orucun son gününün neden Perşembe’ye denk gelmesi de şöyle izah edilebilir;
Perşembe geceleri Alevilerce kutsal kabul edilir. Bu bakıma en kutsal Cem Perşembe gecesi yapılan Cem kabul edilir.
Xızır orucu boyunca rüyada yıkanmak hem kalp temizliğinin sembolü anlamında, hem de iyiliğin sembolu anlamındadır. Ayrıca Xızır Orucu kesinlikle tek günlü olması şartı vardır, çift günlü olmaz.
Xızır sık sık insanları sınamak için kıyafet değiştirerek insanların kapılarını çalar. Genellikle yaşlı bir dilenci kılığında gelir. İnsanların yoksullara, muhtaçlara, yaşlılara karşı tutum ve davranışlarını sınar. Xızır’ın bir gün başka bir giysi içinde kapılarına geleceğini düşünen yöre halkı kapılarında genellikle yaşlı dilencileri eli boş çevirmemeye özen gösterirler. Dalgınlıklarına ya da aldırışsız bir zamanlarına denk gelir de yaşlının yüzüne kapıyı kapatırlarsa olayın farkına vardıkları an “ya gelen Xızırsa! Veya ya bizi sınamaya gelmişse!” diye düşünerek o yaşlı dilencinin arkasından köyün dışına kadar koşup ona mutlaka bir sadaka verirler. Hatta saf temiz köylü elini cebine atarak “Xızır ne verdiyse” deyip cebinde ne varsa alıp dilenciye verir.
Bu yörede Xızır semahı en çok dönülen, en çok sevilen bir semahtır. “Ya Xızır, ya Xızır, Boz Atlı Xızır, yetiş imdadımıza Boz Atlı Xızır”. Topluluk, semahtakilerini coşturmak için el çırparak “êşqıne, êşqıne Heq êşqıne, Pir êşqıne, Xızır êşqıne!” deyip bağırır. Xızır kutsaldır. İyi bir dilek olarak “Xızır yardımcın olsun, Xızır yoldaşın olsun” gibi deyişler yöre halkının en çok kullandığı deyimlerdir. “Xızır seninle olsun, Xızır işlerinde yardımcı olsun!” Devamını Gör
İlk yorum yapan olun