FIRKA-İ NACİYE: ATEŞİ NUR, HAVASI SIR, SUYU AB-I HAYAT, TOPRAĞI YAR VE DOST
Münkir fırkasından kalmadı eser
Fırka-i Naci’den almışım haber
–Kul Hüseyin– 16.yy
…
<<Fırka-i Naciye, Hakkın emri rızasında olanlardır ve 40 haftada bir, Hakkın divanında dar olur, pirleri tarafından sorgu sual edilirler. Sorulan sorgu, Hakkın emr-i rızasında ne kadar olunup olunmadığıyla ilgilidir. Hakkın emri ve rızasında olmayanlar “CEM” evine alınmazlar. Ancak, cem yerinde sorulan soru ve verilen ceza; ahret gününde sorgu da edilmez, cezada verilmez. Zira insanın kârı, kazancı, sermayesi dünyadır. Ahrette sorgu sual yapılacağı, sadece bir kandırma olup, milleti birbirine düşman edip kırdıran alacaların uydurduğu bir şeydir. Bunların sözleri yalandır.>> (*)
İnsan -nam-ı diğer Homo Sapiens- yada insanlık alemi iki kol üzere gelir. Biri Naci (Şit)-Naciye kolu, diğeri Adem-Havva kolu. Adem-Havva kolu 72 fırkadır. Fırka-i Naciye 73. milletin NUR koludur.
İsmi müsemma kaydına düşmeyen
4 kapı 40 makamdan geçmeyen
İşleğini 72’den 73’e seçmeyen
İster Seyd-i Sâdat evlad-ı resûl
İsmi şah talibiyim dese ne fayda
–Fedaî–
“73. milletin ataları Naci-Naciye rahmet deryasından, nurdan, yer gök yok iken kubbe-i rahmandan var oldular; 72 milletin ataları Adem-Havva ateş-hava-su ve topraktan var oldular” diyor Hasan Sanî. Peki geçici olarak insanın kullanımına sunulan, toprak olacak insan neslinin “73” sırrı nedir? Neden farklı olarak 73. millet Alevîlerin kullanımına sunuldu? Neyi anlatmak istiyorlar? Yoksa gerçek farklı mı?
Ol derya yüzünde gezdim bir zaman
Yoruldu kanadım dedim el’aman
Erişti carıma bir ulu sultan
Şehinşah bakışlı ere düş oldum
Ben Âdem’den evvel çok geldim gittim
Yağmur olup yağdım ot olup bittim
Bülbül olup firdevs bağında öttüm
Bir zaman gül için hare düş oldum
-Sıtkî Baba-
–KUL SEYYİD–
———-
Resim: Salvador Dali, Yeni insanın doğuşunu izleyen çocuk
————
(*) Başköylü Seyyid Hasan Efendi, Hakkın Emr-i Rızası, Yurt yn.
Kaynak:
– Başköylü Seyyid Hasan Efendi, Varlığın Doğuşu
– Ünsal Öztürk, Alevilerin Büyük Sırrı
– Haşim Kutlu Yol Erkân Meydan
– Başköylü Seyyid Hasan Efendi, Hakkın Emr-i Rızası
İlk yorum yapan olun