DAB OLARAK; HERKESİ TEK DİL, DEK DİN, TEK ADAM DİKTATÖRLÜK
ANAYASASINA HAYIR DEMEYE ÇAĞIRIYORUZ.
- Türkiye’nin köklü bir değişikliğe ve demokratik bir anayasaya
ihtiyacı vardır. Ancak AKP ve bir grup MHP’linin oyları ile referanduma sunulan anayasa değişikliği, kesinlikle ülkemizin sorunlarına çözüm getirecek bir anayaysa değildir. Tersine bu anayasa teklifi, İttihat-Terakki’den beri süregelen ve Osmanlı’nın devamı niteliğindeki T.C’nin, Türkçü, İslamcı, emperyalist sömürüye dayanan, işbirlikçi sistemini daha da pekiştirmeye yöneliktir.
- Kişinin anadilinde eğitim alma, kültürünü yaşayıp yaşatma hakkı tartışmasız bir insan hakkıdır. Türk’ün mutlu olduğu kadar, Kürt’ünde mutlu olmaya hakkı vardır. Kürt’ün varlığını yok sayan, her türlü terörle katliamlardan geçiren, komşu ülkelere müdahale edip Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren bu rejime ve anayasasına HAYIR diyelim.
- İnanıp inanmama, düşünce ve kanaat özgülüğü temel insan haklarındandır. Sistem; Alevilere, Hristiyanlara, inanmayanlara, Diyanet Kurumu ve zorunlu din dersleriyle İslam’ı dayatıp yaşam tarzlarına müdahale etmektedir. Bunu da topluma laiklik diye yutturmaya çalışmaktadır. Devletin dinden çekilmesi, vatandaşların dilediği gibi inanıp yaşayabilmesi için bu anayasaya HAYIR diyelim.
- Demokrasi, halkın üretime ve yönetime direk katılmasıdır. Yerinde yönetim yerine, yasaklar ve barajlar koyarak milletin vekillerini tutuklayan, temsili parlamenter sistemi bile ortadan kaldıran, yasama, yürütme, yargı, eğitim, asker-polis, medya erkini tek bir insana teslim eden, OHAL ve KHK’ler ile ülkeyi yöneten bu diktatörlük anayasasına HAYIR diyelim.
- Halkın 90’nını oluşturan; işçi, köylü, mamur, esnaf, emekli emekçi ve öğrencileri “Ezan, Kuran, Vatan Millet” diyerek bölen, halkın vergisini, ele geçirdikleri kamu kurumlarını, bir grup işveren ve uluslararası şirketlerle paylaşan, ‘bakara suresi, makarna torbası’ ile halkı uyutan, basın, yayın, dernek ve sendikaları kapatan, hak aramayı yasaklayan, emekçileri en geri koşullarda ölüme ve sömürüye mahkûm eden bu anayasaya HAYIR diyelim.
- Önceki seçimlerde olduğu gibi referandum sürecinde de sandıktan evet çıkarmak için devletin tüm olanaklarını, güvenlik güçlerini, medyasını, bürokrasisini seferber edeceklerdir. Her türlü terör ve baskıyı kullanarak bazı kesimlere ganimetten kemik atarak sandıklardan oy da çalacaklardır. AKP, hayır cephesinde birleşen farklı akımların çelişkilerini kaşıyarak, provokasyonlarla birbirine düşürerek, kan dökerek, ne pahasına olursa olsun referandumdan evet çıkarmaya çalışacaktır. Hiçbir diktatör kan dökmeden, içeride ve dışarıda savaş çıkarmadan iktidarı terk etmez. Bu bilinçle tahriklere gelmeden her türlü şerre ve tuzağa hayır diyerek, meşru, barışçıl en geniş eylemlerle, bize yeni diye yutturulan bu çağ dışı anayasaya HAYIR diyelim.
- Bir iç ve dış savaşın eşiğine geldik. HAYIR diyerek bu savaşı durduralım. Ne Müslüman kadının türbanı, ne Alevi’nin semahı, ne Ermeni’nim kilisesi, ne de ateistin şarabı dini ortadan kaldırmaz. Kürdün kürtçe konuşması ülkeyi bölmeyeceği gibi. Farklılıklarımızı zenginlik olarak görüp bir arada yaşamaya ikna olalım. Ezmeden ve ezilmeden bireysel ve toplumsal özgürlüklerimizi yaşayacağımız, birlikte üretip birlikte paylaşacağımız, eşit, özgür bir Türkiye’de barış ve mutluluk içinde hep birlikte yaşayalım. OHAL’lerle, taraflı medyayla, baskı, şiddet ve şantajla bizlere dayatılan bu gerici, faşist anayasaya HAYIR diyelim. Hayırdan sonra, demokratik, laik, paylaşımcı bir cumhuriyet için hep birlikte mücadele edelim.
Gelin Canlar, Hep birlikte HAYIRLI bir iş yapalım.
Devrimci Aleviler Birliği – 26.01.2017
İlk yorum yapan olun